Sanallaşma

Gerçek hayatı yaşayamayan, gerçek arkadaşı, sevdiği, komşusu, evladı olmayan Batılılar şimdi de sanallıkla ömür tüketiyorlar. Çünkü kendi çevrelerinde kendilerine tebessüm edecek birisi bile yok.

Son kırk yıldır ortada gezen bir laf var: “Değişmeyen tek şey değişim.” Ne demek yani? “Dünya değişiyor, aman biz de uyalım!” Doğru, sade dünya değil koca kâinat sürekli değişir. Ama bizim “değişim” dendiğinde anladığımız bu değil. Batı’nın “değişim” dediği şeyi değerli görmemiz. Halbuki önce şu değişim denen şeyi yüceltmemek lazım. Önce bu değişimin nereden nereye doğru olduğuna bakmak lazım? Daha güzele, doğruya ve iyiye mi yoksa daha çirkine, yanlışa ve kötüye mi? Çünkü değer, değişimin kendisinde veya araçlarında değil, yönündedir. Araçların da kıymeti ona göre şekillenir.