Eğer gelen aramalara cevap vermemeye devam edersen bu kaygın giderek artabilir.

Telefonlarımız artık sadece telefon olmaktan çıktı ve bir türlü vazgeçemediğimiz aletler oldu. Hatta telefon deyince aklımıza artık sosyal medya ve mobil oyunlar gelmeye başladı. Ama sen gerçekten de telefonun asıl işleviyle ilgili bir sorununu dile getirmişsin. Öncelikle dolaylı yoldan da olsa telefonu sevdiklerimizle hasret gidermek, birileriyle konuşmak için kullanmamız gerektiğini bize hatırlattığın için teşekkür ederim.

Gelelim asıl meselemize

Telefonla konuşmaktan hoşlanmadığını belirtmişsin. Tanımadığım biriyle, mesela bir firmanın müşteri temsilcisiyle telefonda görüşürken ben de biraz geriliyorum. Ama tanıdığın ve sevdiğin insanlarla konuşmakta zorlanmak benim aklıma bir tür kaygı çeşidi olan telefobiyi getiriyor.

Peki nedir bu telefobi ya da diğer bir ismiyle telefonofobi? Arama yapmayı istememek, aramalara cevap vermemek, arama yapmadan önce ve arama esnasında aşırı derecede gergin olmak, telefon konuşması sırasında ne söyleyeceğini bilmiyormuş gibi hissetmek, diğer kişiyi rahatsız etme düşüncesine sahip olmak ve bunun gibi benzer belirtiler telefonla konuşma kaygısı yani telefobi olarak adlandırılmış.

Sebebi ne?

Sence neden telefon konuşması yapmakta zorlanıyorsun? Ne söyleyeceğini ve sorulan sorulara nasıl cevap vereceğini bilemediğin için mi? Yargılanmaktan ya da niteliksiz görünmekten, dil sürçmesi yaşamaktan veya kekelemekten çekindiğin için mi? Yoksa karşı tarafı rahatsız edeceğini düşünmekten mi? Telefonda utanç verici ya da küçük düşürücü bir duruma düşme korkusundan mı? Daha önce telefonla konuşmayla ilgili yaşadığın olumsuz bir deneyimden dolayı da telefonla konuşmayı seçmek istemiyor olabilirsin. Dikkat ettiysen bunların hepsi kaygı ile alakalı. Bu konuda bir uyarım olacak: Eğer gelen aramalara cevap vermemeye devam edersen bu kaygın giderek artabilir.

Ne yapmalı?

Bu konuda seni biraz rahatlatmak için şunu söyleyebilirim: Telefobi aslında çok yaygın bir kaygı türü. Her yaştan insan bu kaygıyı yaşayabiliyor. Ama korkma! Ben bu durumu atlatabileceğini düşünüyorum.

Öncelikle şu telefonu bir aç. Belki de telefonla çok konuşan biri olmadığın için yani tecrübesizlikten dolayı böyle bir kaygı yaşıyor olabilirsin. Bu yüzden bolca telefon görüşmesi yapmak yani kaygının üzerine gitmek sana iyi gelecektir. Arkadaşlarınla ya da ailenle bol bol telefonda konuşma antrenmanları yapabilirsin. Tabii ayarını kaçırmamaya dikkat et. Sonra telefon kuşu olursun da bir dahakine “Bu sefer de telefonda çok konuşuyorum, ne yapmalıyım?” gibi bir soruyla gelebilirsin maazallah.

Ayrıca unutma ki telefonda konuşurken, özellikle tanıdıkların ve sevdiklerinle konuşurken mükemmel olmak zorunda değilsin. Yani dilin sürçüversin, biraz kekeleyiver ne olacak ki! Ya da karşındakinin sorduğu bir soruya cevap veremeyince başına ne gelebilir ki! Yani bunlar senin kaygına sebep olan en kötü ihtimaller. Ama görüyorsun, en kötü ihtimaller bile çok büyük etkiye sahip şeyler değil.

Telefonla konuşma kaygısını yenmeye çalışırken büyüklerini ve sevdiklerini araman, onların halini hatırını sorman gerektiğini de unutma. Akrabalarımızla, arkadaşlarımızla aynı şehirde yaşamıyor olabiliriz. Bu yüzden onlarla yüz yüze görüşme imkânımız her zaman olmuyor. Ama sıla-i rahmin ne kadar önemli olduğunu da biliyoruz. İşte bu gibi durumlarda telefon yardımımıza koşuyor. Telefonun böyle bir işlevi olduğunu da aklından çıkarma. Özellikle büyüklerini aradığında onların sana edeceği duaları bir düşün. Bu da onları araman için iyi bir teşvik olsa gerek.