İsmail Fakîrullah hazretleri, halifesi İbrahim Hakkı Erzurûmî hazretlerine hikmetli tavsiyelerde bulunmuştur. Bu hikmetlerin şerhini tefrika ettiğimiz köşemizde şarih on birinci hikmeti açıklıyor.

Sünnet-i seniyye ile amel et. Hadisleri (sünnetleri) okuyup ardından da Hakk’ın ve halkın hukukunu gözet, adil ol.

11. Hikmet: Molla, her kim Allah’ın Habibi’ni (s.a.v) severse onun sünnetiyle amel eder.

Ey vasiyetimin hoş kokulu inleyen gülü, ey hususi nasihatlerimin ziyası etrafında pervane olan Molla İbrahim! Şeriat-ı garrayı (dinin parlak, temel hükümlerini) hayatına hakim kılmış, marifetullaha ermeye azmetmiş bir salik Habib-i Ekrem (s.a.v) efendimizin muhabbet halkasına girmeyi gönlüne koyarsa tutması gereken yol şudur: Hz. Ahmed’in (s.a.v) sünnet-i seniyyesine yapışıp onun ardı sıra gitmek, ona tabi olmak yani “Resulullah’a itaat eden Allah’a itaat etmiş olur” (Nisâ, 80) ayetinde kesin bir şekilde ifade buyrulduğu üzere onun sünnetine muvafık bir hayat sürmek. Fuzûlî (rah.) bu manada şöyle der:

Sünnetin mağfiret esbâbına minhâc-ı vüsûl
Tâatin masiyet emrâzına tedbîr-i ilâc

Halka taklîd-i sülûkün sebeb-i hüsn-i meâş
Mülke tağyîr-i tarîkin eseri sû-i mizâc

Kâim olmazdı nizâm u nesak-i asl-ı vücûd
Vermeseydin eser-i adl ile dünyâya revâc

[Ya Resulallah! Sünnet-i seniyyen, Allah’ın mağfiretine erişmek isteyenlerin yapışması icap eden bir usuldür, yoldur. Sana itaat de hata ve günahtan kaynaklanan manevi hastalıkların ilacıdır. İnsanlar senin izinden gittiği takdirde dünya ve ahirette Hak’tan razı halde yaşar. İzinden gidilmediği, bozuk yollara sapıldığı takdirde de varlıkta ve eşyada bozulma meydana gelir. Adaletin ile dünya kıymet bulmasaydı, varlığı düzen tutmaz ve devam edemezdi.]

Molla, her kim Allah’ın Habibi’ni (s.a.v) severse onun hadislerini okur.

Ey vasiyetimin veliahdı, ey vaaz ve nasihatimin muhatabı Molla İbrahim! Hakk’a âşık bir kul ve sadık bir salik Habibullah Efendimiz’in (s.a.v) muhabbet sofrasından nasiplenmek isterse mümkün mertebe devamlı hadis-i şerif okumalı. Efendimiz’in (s.a.v) söz, fiil ve takrirlerinden oluşan o latif ve pak hadisleri mütalaa edenler seçkinler zümresine dahil olur.

Dinle Resûl’ün sözlerin tut kulağın andan yana

Zevk-i hakîkat bulasına etvârına kıl ittibâ

[Resulullah’ın (s.a.v) sözlerini tut, kulağın daima onun hadislerinde olsun. Onun hal ve tavrını takip et ki hakikat zevkine eresin.]

Niyazi-i Mısrî hazretlerinin şiiridir:

Kelâm-ı Mustafâ zevkin dimâğında bula gör kim

Muâdil olmaz ol zevke hezârân menn ile selvâ

[İsrailoğullarına Hak katından indirilen binlerce kudret helvası ve bıldırcının lezzeti, Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v) sözlerinin zihinde ve gönülde hissedilen lezzetinin yanına yaklaşamaz.]

Ey Molla Hakkı! Sünnet-i seniyye ile amel et. Hadisleri (sünnetleri) okuyup ardından da Hakk’ın ve halkın hukukunu gözet, adil ol. “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere çağırdıklarında Allah ve Resulü’nün çağrısına uyun” (Enfâl, 24) ayetinin gerektirdiği niteliklerle donan da Hakk’ın muhabbetine nail ol.